Bahai Uluslararası Toplumu (BIC), değişik dinler arasında barış içinde bir arada yaşamayı geliştirmek için insanlığın birliğine dair daha derin bir anlayış ihtiyacına vurgu yapmıştır.
İnançlar arası uyumu teşvik etmek amacıyla Pakistan hükümeti tarafından düzenlenen bir etkinlikte (Lahor’daki Uluslararası Siret Konferansı) konuşurken BIC temsilcisi Chong Ming Hwee şunları dile getirdi: “İnsan bedeninde işbirliği, o sistemin işler durumda olmasını sağlar… Medeniyet de benzer şekilde, birbirleriyle çok yakından bağlantılı olan ama aynı zamanda çeşitlilik gösteren bileşenler arasındaki bir dizi etkileşimin sonucu olarak görülebilir ki bu bileşenler kendi var oluşlarıyla meşgul olma dar amacının ötesine geçmiştir.”
“Ayrıca nasıl ki her hücrenin ve her organın yaşayabilmesi bir bütün olarak bedenin sağlığına bağlıysa, her birey, her aile ve her insanın barış ve refahı da tüm insan ırkının esenliğinde aranmalıdır.”
Konferans 11 ve 12 Aralık tarihlerinde, Hz. Muhammed’in doğumunun yıldönümünde gerçekleşti. İnançlar arası uyuma dair acil ihtiyacın farkında olarak Pakistan’da liderler, birlik inşa etmede dinin rolüne dikkat çekmek için bu özel günü değerlendirdi. Pakistan Başbakanı Navaz Şerif’in iştirak ettiği konferans, aynı zamanda çeşitli dini toplumların temsilcilerini ve hükümet yetkililerini kapsıyordu.
Bay Chong ayrıca şunları söyledi: “Pakistan hükümeti tarafından düzenlenen ve dini azınlıkların katkılarının memnuniyetle kabul edilip kucaklandığı bu tarihî konferansın bir parçası olmak yüreklendiriciydi. Toplantı, Hz. Muhammed’in öğretilerinin ve örnek yaşamının inançlar arası uyumun üzerinde nasıl durduğuna kanıt olmakla kalmadı ama aynı zamanda tüm dinler için ortak olan temel gerçekleri, yani Allah’ın tekliğini ve insanlığın birliğini, de tasdik etmiş oldu.”
Bu makalenin orijinaline ulaşmak için: http://news.bahai.org/story/1144/